Sözcü muharriri Saygı Öztürk, “Çalışma ve Toplumsal Güvenlik Bakanı Vedat Alim’i, devlet malına sahip çıkan, keyfi harcamalara müsaade vermeyen bir kişi olarak tanırım. Toplumsal Güvenlik Kurumu’nda (SGK) kimi yolsuzluk savlarının üzerine gitti. Lakin belirli bir yere kadar gelince soruşturma kilitlendi. Zira olaya ismi karışanların sırtlarını dayadıkları siyasetçiler var.” bilgisini paylaştı.
Öztürk yazısında, “Soruşturmalar yapılıyor, yolsuzluklar belirleniyor fakat bu belgeler ya hiç C. Savcılığı’na intikal ettirilmiyor ya da soruşturma kritik isimlere yanlışsız uzanınca durduruluyor. İnsan sıhhatiyle oynanmasına seyirci kalınıyor. Düzmece kanser ilaçlarını vatandaşa satıyorlar. Yani hastamız hem parasından hem sıhhatinden oluyor. Bu da yetmiyor, ithal edildiği ülkede bile ruhsatı bulunmayan ilaçlar ülkemize sokuluyor, satışı yapılıyor. Şirketlerde olmayan eserlerin faturalandırılması, geçersiz ilaçlar, ruhsatsız ilaçlar artık sıradan yolsuzluklar olmuş. Âlâ de birilerinin bunların üzerine gitmesi gerekiyor. CHP Adana Milletvekili Burhanettin Bulut, SGK’daki yolsuzluk argümanlarını sıkça gündeme getiriyor. Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sisteminde milletvekilleri, bakanları yalnızca bütçe görüşmeleri sırasında görebiliyor. Kıymetli tezler içeren soru önergelerine karşılık bile verilmiyor.” tabirini kullandı.
Öztürk şunları kaydetti:
“Geçmeyen, berbatlaşan yahut öteki cins kanser tedavisi gördükten sonra tekrarlayan kanser çeşidini tedavi etmek için kullanılan bir ilaç var. ABD firmasının ürettiği ilacın, İran’da farklı bir isimle jeneriği üretiliyor. Fakat İran’da ilaç ruhsatlı olmadığından ABD’li üretici firma mevzuyu yargıya taşıdı, ilaç hakkında ihtiyatı önlem kararı aldırdı. İran’da ruhsatı olmayan, ihtiyati önlem kararı alınan ilaç, yurt dışı ilaç listesine eklendi ve iki başka firma tarafından Türkiye’ye getirildi. Yani, ruhsatsız ilaç ithal ediliyor, bunlar vatandaşa satılıyor.”
Yorumlar kapalı.