Dairenin kararına nazaran, 3 Mayıs 2022’de Ege Denizi’nde seyir halindeki yabancı bayraklı bir teknede kaçak göçmenlerin bulunduğu ihbarı üzerine Kıyı Güvenlik Komutanlığı takımları tekneyi durdurdu.
Tekneyi kullanan kişi dışında teknede 82 göçmenin bulunduğu tespit edildi. Soruşturma sonrası, tekneyi kullanan sanık hakkında kamu davası açıldı.
Seferihisar Asliye Ceza Mahkemesince sanığa 4 yıl 6 ay mahpus ve 60 bin lira isimli para cezası verildi. Mahallî mahkeme kararına yapılan itiraz da İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 10. Ceza Dairesi tarafından reddedildi. Bunun üzerine sanık avukatı, kararı Yargıtay’a taşıdı.
“TÜRK KARASULARINDA DEĞİL” SAVUNMASI
Sanığın temyiz dilekçesinde, ‘teknenin yakalandığı yerin Türk karasuları olmadığı, sanığın yargılamada, geminin taşıdığı bayrak devleti hukukuna tabi olması gerektiği’ savunuldu.
Kaçak göçmenlerin de sanığa para vermediklerini tabir ettikleri aktarılan dilekçede, cezanın alt huduttan uzaklaşarak verilmesinin hukuka uygun olmadığı öne sürüldü. Temyiz istemini görüşen Yargıtay 4. Ceza Dairesi, sanık hakkındaki mahkumiyetin kanuna uygun olduğuna ve onanmasına karar verdi.
HÜKÜM ONANDI
Dairenin kararında, olayla ilgili kolluk tarafından tutulan tutanaktaki tespitler, kaçak göçmenlerin hayati tehlikesinin oluştuğuna dair rapor ve göçmenlerin beyanlarına yer verildi. Sanığın savunmasında “kaçamaklı biçimde karşılıklar verdiği” de belirtilen kararda, sanığın, maddi menfaat karşılığında yabancı asıllı bireyleri yasa dışı yollardan yurtdışına çıkarmaya çalıştığının sabit olduğu kaydedildi.
Sanığın, aksiyonu nedeniyle ‘göçmen kaçakçılığı’ cürmünü işlediği bildirilen kararda, bu nedenle temyiz isteminin reddedilerek, kararın onanmasına karar verildiği söz edildi.