Hazine ve Maliye Bakanı ve AKP’nin Mersin milletvekili adayı Nureddin Nebati, Memleket Partisi Genel Lideri Muharrem İnce‘nin cumhurbaşkanı adaylığından çekilmesine ait, “Zavallı Muharrem İnce ‘ben adayım’ dediği andan itibaren öylesine bir baskı altına alındı ki düzmece evraklar ürettiler, uydurma evraklar üretmekle kalmadılar, geçersiz imgeler oluşturdular, uydurma imajlarla adamın namusuna, erdemine, ailesine hakaretlerde bulundular. Uydurma manzaralarla adama kumpas kurdular.” dedi.
AK Parti’nin Mersin milletvekili adayı Nebati, partisinin Bozyazı İlçe Başkanlığı önünde seçim otobüsünden vatandaşlara hitap etti. Bakan Nebati, 2002’nin sonundan itibaren durmadan hizmet ürettiklerini tez etti.
Nebati, “Gerçek milliyetçilik, kuru hamaset, sloganvari konuşmalarla toplumun fay sınırlarıyla oynayarak kendi şahsî menfaatleri için uğraşmak hiç değil. Biz gerçek milliyetçiliği ehil takımlar eşliğinde somut projelerle memleketin her karışına terini akıtmak, her köşesini hizmetle taçlandırmak olarak görüyoruz. Milliyetçilik yalnızca bir ideoloji değil, bir davadır, duruştur. Takımı olmayanlardan, o partiden bu partiye savrulanlar gerçek bir proje ortaya koymayanlar, bu davanın, bu kutlu davanın hakkını veremezler.” diye konuştu.
“İş kumpasa gelince var ya, bunların üstüne yok”
Kendilerinin hizmet ürettiğini argüman ederek karşısındakilerin konuştuğunu söyleyen Nebati, “Şimdi bunlar da çıkıyorlar fakat konuşurlar. ‘Soğan, borsa, emekli maaşı’ derler elinde patlar. Her şey ellerinde patlar lakin iş kumpasa gelince var ya, bunların üstüne yok.” tabirlerini kullandı.
Eleştirilerini sürdüren Nebati, şöyle konuştu:
“Bunlar daima yaparlar ya, ‘Baskı yapıyorsunuz’ derler, baskıyı onlar yaparlar. ‘Ötekileştiriyorsunuz’ derler onlar ötekileştirirler. Başörtüsüne ‘Biz helalleşiyoruz’ derler, başörtüsü düşmanlığı yaparlar. İmam hatipleri, okulları kapatırlar. Sanatçı çıkıp dediği vakit ‘Ben Cumhur İttifakı’yla Recep Tayyip Erdoğan’layım’ adamı doğduğuna pişman ederler. Kendi adayları, parti kurup, ‘Ben partimle seçime gideceğim’ dediği vakit adamı perişan ederler. Bizim ortamızdan, bizim ortamızda aktör olup, kendilerini bir şeyler zannedenler, gidip o ittifakta yer alıp birkaç milletvekilliği için onlara tabi oldular mı? Oldular. Ulusal görüşün, Erbakan’ın ‘Taksim’e cami yapacağız, Ayasofya’yı açacağız, başörtüsüne özgürlük getireceğiz’ diyerek yolda yürüyüp bütün bu hayalleri gerçekleştiren Recep Tayyip Erdoğan’ı bırakıp gidip başörtüsüne düşmanlık yapanları, ‘Ayasofya’yı tekrar müze yapacağım’ diyenlerle bir arada olmalarına karşın biz onlara baskı yaptık mı? Hayır. Biz onlara kumpas kurduk mu? Hayır. Biz düzmece evrakları oluşturduk mu? Hayır. Biz uydurma imgeler oluşturduk mu? Hayır. Biz palavra söyledik mi? Hayır. İftira attık mı? Hayır.”
“Onlar kasetle gelirler, kasetle de adamın adaylığını engellerler”
Nureddin Nebati, İnce’nin adaylıktan çekilmesine ait, “Zavallı Muharrem İnce ‘Ben adayım’ dediği andan itibaren öylesine bir baskı altına alındı ki geçersiz dokümanlar ürettiler, düzmece evraklar üretmekle kalmadılar, uydurma imajlar oluşturdular, düzmece imajlarla adamın namusuna, erdemine, ailesine hakaretlerde bulundular. Uydurma imgelerle adama kumpas kurdular. O kurdukları kumpası sonucu ne oldu biliyor musunuz? Çekildi, çekilmek zorunda kaldı. Bunlar bu türlü ahlaksızlar, bu türlü kumpasçılar. Zira onlar kasetle gelirler, kasetle de adamın adaylığını engellerler.” sözlerini kullandı. (AA)
Yorumlar kapalı.